-->

16 Kasım 2013 Cumartesi

Hamilelik ve Doğum Sonrası Hurafeleri - II





Hurafelerin bir çoğu yaşanmışlıklardan doğmuş ve bilimsel açıklamaları bulunmakta. "Lohusanın mezarı 40 gün açık kalır."derken aslında tıbbı sebebi, kadının doğum sonrası enfeksiyon kapması, kanamadan, kan pıhtılaşması gibi sebeplerden dolayı ölüm riskinin olması.

Hamile kadının gebeliğini bulantılar ile geçirmesi bebeğinin kız olacağının belirtisi,  bilimsel verilere göre kız bebeğin salgıladığı hormanların bulantıya neden olmasından ötürü olduğu belirtiliyor.




Annenin yüzünde hamilelikte oluşan lekeler bende de oluştu. Bu lekelere gebelik maskesi de denmekteymiş. Gebelikte artan gebelik hormonlarının melanotropin maddesinin artmasıyla meydana gelmekteymşi ve çoğunlukla doğumdan sonra kaybolmakta. Bende de zamanla kayboldular.

Anneyi al basması ise annenin doğumdan sonra endişeye kapılark, sütten kesilmesi ve ateşlenmesinden ötürü yaygınlaşmış olup, "lohusa humması" olarak bilinmektedir. Doğum sonrası kapılan mikrobik hastalık olup, antibiyotikler ile geçmektedir ve artık görülmemektedir.

Doğumdan hemen sonraki ilk ağız sütünün bebeğe verilmemesi toprağa atılması bereketi arttıracağı söylenir. Halbuki ilk süt ağız sütü olup, bebek için ilk aşı kadar faydalıdır.

Hamile kadının midesinin yanması bebeğin saçlı olacağını  gösterir gibi söylemler çok yanlıştır. Mide ve rahim arasında hiçbir ilişki bulunmamakta. reflü gibi oluşan mide yanlamaları aslında bebeğin rahim içinde büyümesiyle annenin iç organlarını biraz sıkıştırmasından dolayı oluşmaktadır.

Bir çok hurafenin tıbbı açıdan ortaya çıkmasının mantıklı bir sebebi var. Bazıları için sebep üretmek ise mümkün değil, o kadar mantıksız ki...

Hurafedir ama ben yine de uygularım diyorsanız  "hurafe" olduklarını aklınızdan çıkartmamanız gerektiğini özellikle belirtmek isterim. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder